gamze
Tarihi:
"göz kırpma" [ Kadı Burhanettin, Divan, 1398]
dilberā onulmadı göŋlümde ġamzen yarası "... işve ile bakma" [ Meninski, Thesaurus, 1680]
ġamze: göz kıpmak, göz kakmak. Nictatio, nictus oculi. Item aspectus amorosus. [ Şemseddin Sami, Kamus-ı Türki, 1900]
ġamze: 1. Göz kıpma, gözle işaret. 2. Naz ve şivei dilberane ile kirpik süzerek bakma. "... yüzde çukur" [ TDK, Türkçe Sözlük, 1. Baskı, 1945]
gamze: Çenede veya yanaklarda gülümserken beliren çukurluk.
Köken:
Arapça ġmz kökünden gelen ġamza(t) غَمْزَة faˁla(t) vezninde ismi merresidir.
"göz kırpma, işve" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ġamaza غَمَزَ "1. sıktı, çimdikledi, (göz vb.) kırptı, 2. biri aleyhine kötü söz söyledi" fiilininDescription:
Güncel anlamı 20. yy'dan önce kaydedilmemiştir.
Art-ı Sanat, sanatı ve yaratıcılığı dijital dünyaya taşıma arzusu ile kurulmuştur.
Gönderi Oluştur